Cuma , 19 Nisan 2024
Home / Güncel / AKP-MHP İktidarının Darbe Hezeyanı!

AKP-MHP İktidarının Darbe Hezeyanı!

AKP-MHP İktidarının Darbe Hezeyanı!
Türkiye her gün yeni bir saldırıyla uyanmaktadır. Faşist AKP-MHP iktidarı sürecinin neredeyse günlük hayata geçirdikleri yeni yasalar, halkı adeta bir cendereye sürüklemektedir. Özellikle de Korona virüsü sürecindeki sokağa çıkma yasağıyla birlikte bu saldırılar giderek daha da yoğunlaşmaktadır. Kitleler virüsün yayılmasına karşı hayatlarını nasıl koruyacaklarının derdine düştüğü bir süreçte mevcut faşist iktidar saldırılarının derdine düşmüştür. Özelde devrimci, ilerici ve Kürt özgürlük hareketine karşı yürütülen saldırı konseptinde tüm muhalif kesimler yapına düşeni almaktadır. İşçisinden emekçilere, sanatçısından aydınlara, yazarlardan siyasetçilere, muhalif parti temsilcilerinden avukatlara, kadın örgütlerinden LGBTİ’lere kadar kısacası, tüm muhalif kesimlere yönelik saldırılar hız kesmeden devam etmektedir. Hükümetin toplumsal muhalefete yönelik sürdürdüğü bu saldırılar karşısında kendi kitlesini konsolide etmek her gün yeni bir hamle yapmaktadır. Son olarak sürdürülen darbe tartışması tam da bunu göstermektedir. Kitleler içerisinde giderek mayalanan toplumsal muhalefete karşı zayıflayan iktidar, bu tartışmayla kendi etki gücünü yeniden geliştirmek istemektedir. Türkiye’de 12 Eylül öncesini aşan bir süreç yaşanmaktadır. Özellikle ekonomik krizin derinleşmesinin kitleler içerisinde bir yarılmanın getireceği gerçeği iktidarı korkutmaktadır. Korona virüsü tartışmasıyla üzerini örtmek istediği bu gerçeklik, asla kapanmayacağı açıktır. Zengin ile fakir arasındaki makasın giderek açılması, işsizliğin büyümesinin kitleler içerisinde büyük etki yaratmaktadır. Özellikle de devletin imkânlarını kendi yandaş tekellere ve bireylere peşkeş çekmesinin de yarattığı etki, toplum içindeki tepkiyi büyütmektedir. Aynı şekilde son süreçte çıkartılan afla birlikte 100 bine yakın adli mahkûmun serbest bırakılması ve bu süreçte politik tutukluların yararlandırılmaması da büyük bir tepkiyi doğurmuştur. İşte tüm bu tepkileri törpülemek, kitleler üzerinde korku imparatorluğu yaratmak içindir bu tartışmalar. Erdoğan’ın 15 Temmuz darbesini Allah’ın lütfu olarak görmesi ve saldırılarını yoğunlaştırmasının yeni bir süreci yaşanmaktadır. Sivil faşistlerin saldırıları, cebinde katledileceklerin listesiyle televizyonlara çıkanlar, İbrahim Gökçek’in cenazesine yönelik saldırılar ve mezarda çıkarıp yakma tehditleri bize 1933 Almanya’nı hatırlatmaktadır. Erdoğan’ın izinde gittiği faşist Hitler’de 27 Şubat 1933’de Berlin’de Reichstag’ın (dönemin parlamento binası) ateşe verilmesine ilişkin “Bu tanrının bir işaretidir! Şimdi Komünistleri ezeceğiz!” diye açıklama yapmıştı. İşte faşist Erdoğan ve şürekâsı da bugün aynısını yapmaktadır. Ömrünün büyük bir bölümünü darbelere karşı mücadeleyle geçiren, bundan dolayı da yıllarca mahkeme salonlarında ve hapishanelerde süründürülen değerli aydın ve yazar Ragıp Zarakolu’nun bir yazısından yola çıkarak darbe hezeyanı içinde olan AKP-MHP iktidarının bu saldırısı yaklaşan sonlarının başlangıcıdır. Kuruluşundan bugüne her türlü muhalefete teamül etmeyen, sürekli tekçi zihniyetle yönetilen Tük devletinde Erdoğan önderliğinde yaşanan bu faşist zihniyet tarihin tekerrürüdür. Avrupa Demokratik Güç Birliği olarak; Türkiye ve Kürdistan coğrafyasındaki faşist saldırıları bir kez daha kınıyor, muhalif güçlerin yanında olduğumuzu bir kez daha deklere ediyoruz. AKP-MHP iktidarının aydın, yazar, akademisyen, sanatçılara yönelik saldırılarına karşı, başta Ragıp Zarakolu olamaz üzere faşizme karşı mücadele edenlerin yanında olduğumuzu yüksek sesle haykırıyoruz. Avrupa’daki tüm demokratik güçleri de bu saldırılara karşı tavır olarak, ortak mücadelede birleşmeye çağırıyoruz.
Avrupa Demokratik Güç Birliği
11.05.2020

Diğer Başlıklar

SEҪİMLER VE GERҪEKLER! HAMİT BALDEMİR

SEҪİMLER VE GERҪEKLER! Gerek ulusal mücadelede ve gerekse sosyal mücadelede devrimciler legaliteyi her zaman olanaklar …

30.YILINDA MADIMAK KATLİAMININ UNUTMADIK! XETA SOR

Yılında Madımak Katliamını Unutmadık! 2 Temmuz 1993, TC devletinin katliamlar serisine bir yenisinin eklendiği, kara …

NUH GELSİN DE TUFAN GÖRSÜN-6- Remzi BİLGET

NUH GELSİN DE TUFAN GÖRSÜN Bitmiyor Ölümlerimiz! Ağlamak nedir, gözyaşı ne ola? Ya da kuruması …

FIRSAT KARGALARI! Samet ERDOĞDU

FIRSAT KARGALARI 10 sene önce politik meteorolojide benim hava tahmini göstergem Öcalan idi. Ona bakarak …