Cuma , 26 Nisan 2024
Home / Güncel / Kürt ulusunun ortak aklını yaratmalıyız

Kürt ulusunun ortak aklını yaratmalıyız

Hollanda’da 18’incisi düzenlenen Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Genel Kurul Toplantısında Partiya Kominista Kurdistan KNK üyeleri adına KKP Temsilcisi Serhat Arosya yoldaşın yaptığı konuşmanın Türkçe metni [Kürtçesi için Kürtçe sayfamıza bakınız]:

Tüm KNK’ lilere ve konuklara şahsım ve partim KKP adına hoş geldiniz diyorum.

Sayın KNK’li yoldaşlar, değerli konuklar; daha söze başlarken belirtelim: Biz komünistler sizlere yeni bir şey söylemeyeceğiz. Çünkü, KNK’nin gündeminde olan ve olması gereken tüm yaşanmışlıkları, olay ve olguları ve hatta olasılıkları sizler de çok iyi biliyorsunuz. Halkımızın yakın tarih içerisinde yaşadıklarını kimse unutmamıştır. Hele bugünleri bilmemekten asla söz edilemez. Ve yine sizler halkımızın azılı tarihsel düşmanlarını yakınen tanıyorsunuz. Doğal ve tarihsel haklarımızı gasbedenler ve bugün de gasbetmekte direnenler hepimizin malumu. Kimler Ülkemizin zenginlik kaynaklarını talan ediyor, kimler milyonlarca Kürdü ucuz iş gücü kaynağı olarak ellerinde tutmak istiyor, kimler sömürgeci egemenliklerini sürdürebilmek için dünya çapında politika yapmaya çalışıyor, siz bunların tümünü biliyorsunuz. En yeni olan ŞU: Ülkemiz ve Ulusumuz üzerindeki emperyalist paylaşım kavgasında Rusya bir adım öne geçti ve başı çekiyor. Rusya öteden beri Suriye devletini doğrudan denecek bir düzeyde temsil ediyordu; şimdi, yani Astana mutabakatından bu yana İran ve Türkiye devletlerinin de önemli ölçüde vekaletini almış durumda. İran üzerinden Irak devletini de o temsil ediyor.

Astana mutabakatından bu yana ulusumuzun, halkımızın ve onlar adına siyaset yapan bizlerin, hepimizin uğradığı – uğradığımız büyük hak kayıplarının da hepimiz bilincindeyiz. Yine hepimiz bilmekteyiz ki, Rusya’nın baş çekiciliği ve koordinasyonuyla Türkiye, İran, Irak ve Suriye devletleri anti Kürt politikada yeniden ve yine birleştiler. Bundan da hepimizin haberi var.

Sayın KNK üyeleri, Sayın konuklar!

Biliyorsunuz ama, biz bir kere daha söyleyelim: Ortadoğuda emperyalist paylaşım savaşı yaşanıyor ve bu savaş ortamında Ülkemiz yeniden bir işgal saldırısıyla karşı karşıya. Ulusumuz tüm değerleriyle birlikte tarih sahnesinden silinmek isteniyor. Kerkük’ü, Mahmur’u, Sincar’ı ve Afrin’i yeniden işgal ettiler. Biz biliyoruz ki, her yeniden işgal yeni nedenlerden kaynaklanır ve halkımıza ağır bedeller ödetir. Çünkü yeniden işgal politikası ile karşılaşmak demek, önceki işgalin geriletilmiş olması demektir. Ve yeni işgalciler, eğer önlerinde ciddi engeller görmezlerse acımasızlığın her türünü sergilemekten kaçınmazlar. Tıpkı işgal altındaki Dersim eyaletinin 1937 ve 38`de yeniden işgali sırasında 72 bin kayıp vermemiz gibi.

Ve herkes dikkat etsin; yaygın idam uygulaması başta olmak üzere İran devleti bize yönelik saldırılarını pervasızca sürdürüyor. Dikkatli ve temkinli davranayım bile demiyor.

Kuzeyde elli yıllık kavganın kazanımları kuşa çevrildi. Tüm belediye başkanlarımız hapiste. Yerlerine kayyum atandı. Milletvekillerimizin epeycesini hapse attılar. Onlarca şehrimizi yakıp yıktılar. Yüzbinlerce insanımız göç ettirildi. Aktif mücadele epeyce gerilere itildi. Elimizde kala kala halkımızın sessiz ve sabırlı desteği kaldı. TC’nin tüm saldırıları HDP’nin oy oranını geriletmeye yetmedi.

Otuz yıla yaklaşan bir zamana, yüzde doksanlar gibi yüksek bir halk oyu desteğine ve onbeş milyar dolar civarında bir paraya rağmen daha devlet olmanın yanına bile yaklaşamamış bir Güney gerçeğimiz var.

Rojavanın onca görkemli direnişler ardından elde ettiği kazanımlar çok ciddi tehlikelerle karşı karşıya. Amerika Birleşik Devletlerinin fiili varlığı olmasa Kamışlı ve Kobani de büyük tehlike altında.

Değerli Kürdistan delegasyonuna demek istediğimizin özeti şu: Kazanmak üzere olduğumuz yüzyılı, şimdi kaybetmek üzereyiz. Evet, düşmanlarımız çoklar ve acımasızlar. Üstelik çok çok büyük olanaklara sahipler. Ve de bize karşı çok çok sıkı bir dayanışma içerisindeler. Tüm bunlar tamam. Ama şu da bizim bir gerçeğimiz: Halkımızın yüzde yetmiş ile yüzde seksen kadar bir çoğunluğu Ulusal davamızın arkasında duruyor. En kötü koşullarda bile siyasi temsilcilerini desteklemeyi sürdürüyor. Sömürge boyunduruğunu kırmaya demeyelim ama, geriletmeye bu halk desteği yeter.

Bunca halk desteğinin alt düzeylerde bile sonuçlar almaya yetmediğini sorgulamalıyız. Örneğin, Kerkük’ü neden ve nasıl kaybettiğimizden başlayabiliriz. Dünya çapında siyaset yapamamızın nedenlerini bulup ortaya çıkarmalıyız. Ve en önemlisi, kendi birliğimizi ve dayanışmamızı sağlamalı ve tüm Kürt Ulusunun ortak aklını yaratmalıyız. Biz çözümü bu ortaklaşmada görüyoruz. Halkımıza karşı düşmanlarımızın birinin veya diğerinin silahlarını kuşanmamış olan her Kürt siyasi partisi ve hareketi bizim kardeşimizdir. Kardeşlerimiz arasında düşmanca politikalar izlenmesini asla kabul etmeyiz. Bu halkın tarihi bizim kuşaklarla başlamadı. Bizimle de bitmeyecek. Gelecek kuşaklara en iyi koşulları, elimizden gelenin en iyisini bırakmak boyun borcumuzdur.

Hepinize ayrı ayrı selamlar, saygılar.

Partiya Kominista Kurdistan KNK üyeleri.

Diğer Başlıklar

SEҪİMLER VE GERҪEKLER! HAMİT BALDEMİR

SEҪİMLER VE GERҪEKLER! Gerek ulusal mücadelede ve gerekse sosyal mücadelede devrimciler legaliteyi her zaman olanaklar …

30.YILINDA MADIMAK KATLİAMININ UNUTMADIK! XETA SOR

Yılında Madımak Katliamını Unutmadık! 2 Temmuz 1993, TC devletinin katliamlar serisine bir yenisinin eklendiği, kara …

NUH GELSİN DE TUFAN GÖRSÜN-6- Remzi BİLGET

NUH GELSİN DE TUFAN GÖRSÜN Bitmiyor Ölümlerimiz! Ağlamak nedir, gözyaşı ne ola? Ya da kuruması …

FIRSAT KARGALARI! Samet ERDOĞDU

FIRSAT KARGALARI 10 sene önce politik meteorolojide benim hava tahmini göstergem Öcalan idi. Ona bakarak …